logo

Kördüğüm 4.Bölüm izle

Özet: Oğlunu dedesinden alarak kendi yanına getiren Ali Nejat yavaş yavaş babalık duygularının farkına varmaktadır. Kendisine en büyük desteği bu durumda Naz vermektedir. Feyza'nın Kaan ile karşılaşması da bu evde olur. Ölümünü yaşadığı oğlunun etkileri hala üzerindeyken ve geçmemişken eve gelen minik Kaan'ı kabul etmesi kolay olmayacaktır. Emre, Gökçe'nin kalbini kazanabilmek için elinden geleni fazlasıyla yaparken, Umut'ta bir gece boşluktayken beraber olduğu Sinem'in radarından bir türlü sıyrılamaz. Umut'un Naz'dan gizlemek zorunda kaldığı önemli sırları vardır artık. Ayrıca Umut'un hayatındaki tek sıkıntı Sinem değildir. Kenan, dükkana gelerek saçma sapan bir nedenden dolayı sıkıntı çıkarır. Bu herkes için beklenmedik bir durumdur. Umut, Kenan ile mücadeleye girişir ve tam olarak o sırada silahın patlama sesi duyulur. Kördüğüm son bölüm izle dizi yayınlandıktan sonra sitemizden canlı olarak izleyebilirsiniz.
Yayınlandı: 31/01/2016
Azerii demiş ki;
S.a aybalam ben gelmişem.Yav bu yorumlar çok sacma degel mi biz neyin okuyoruz bunlari. Admin kardeş yayinliyirsin bunları da bence yayinleme Sıkıldikkk
05.02.2016 - 03:11
0   0

genco demiş ki;
burada yorum yerine kim nerede, nereye gidiyor okuyoruz. bizi ilgilendiren yönü ne anlamadım. aslında hiç merak etmiyoruz.
04.02.2016 - 23:36
0   0

Berran demiş ki;
Admin kardes, AYISIGIna verdigim cvp yorumlarinda nebir fevrilik,ne bir satasma ve hakaret olmadigi halde neden yayinlamadi??? Cvbiniz icin tesekkürler
03.02.2016 - 17:35
0   0

LaLem demiş ki;
Ayşe arkadaş selam, destek satırların ve yorumum için söylediklerine şükran. Bilhassa annelerden beklentilerimiz konusunda hemfikir olmamıza sevindim. Lebkuchenleri bende severim. Türkiye deki tanıdıklarda hep ondan getirmemi istiyorlar. Onlara değişik geliyor. Sevgiler/Carpe diem hanım, yorumlar konusundaki değerlendirmenize benim yorumlarımı da kattığınız için teşekkürler. Benim de sizin yazdıklarınızı okuyunca bir hatta iki şey dikkatimi çekti. Siz önceki yazınızda paramparça yorumlarında ortaya atılan bir tezi yeri ve konuyla ilgisi olması dolayısıyla bu sayfaya aktardığım için beni sayfaya kötü enerji yaymak konusunda uyarırken şimdi aynı şeyi kendiniz yapıyorsunuz, yani paramparça sayfasındaki bir tutumumun burada eleştirisini yaparak kötü enerji yayılmasına sebep oluyorsunuz. O konunun bu diziyle en ufak bir bağlantısı yok. Ama ben kuralcı bir insan değilim, yani illede o sayfada cevap vereceğim diye dayatmıyacağım. Zaten iyi enerji kötü enerji hokus pokusuna sıcak bakan veya bundan etkilenen biri de değilim. Madem bahsettiniz cevap vereyim. Siz beni o konuda yanlış anlamışsınız, ben rahatsız olmadım. Sadece ilk başta bir sersemledim. Arkadaşımızın o uygulamayı başlattığı bölümü seyrettikten sonra yorumları okumaya başladım birden kendimden şüphe ettim ben acaba rüya mı görüyorum, yoksa kafayı mı yedim diye. Haliyle yorumun baktığım bölümle alakası yoktu. Nasıl 50. bölüm sayfasına 49. Bölümü bulunca insan şaşırsa bende öyle oldum. Sonra iyimiş ya dedim, bende aymısını yapmaya karar verdim; baktım yapamıyorum (nedenini oraya yazdım) yine özüme döndüm ve şimdiyse bu uygulamadan çok memnunum. Dediğim gibi arkadaşımız yorumlarda sizinde belirttiğiniz gibi diziyi özetlediği için yanlışlıkla bakmadığım diziyi okurum korkum yok artık. Ayrıca yeni bölümü seyretmeden eski bölüm yorumunu sayfa değiştirmeden okuma imkanı çok pratik bir şey. Önce onu okuyup umuttuğum olayları hatırlıyor ve yeni bölüme daha iyi adapte olabiliyorum. Kendisine bu konuda benden bu şekilde devam etsin diye tam destek. Ikinci dikkatimi çeken konuysa : siz sadece benim o hanıma karşı olan tavrımı incelemek için bu sayfada bulunuyor gibisiniz. Ara sıra yorumda yazarsanız mutlu olurum. Malum yorum yazanımız az. Hani bir ata sözü vardır ya „akıl veren çok, para veren yok“, onun gibi. Bunu da yanlış anlamayın. Ben her konuda soruları cevaplamaya hazırım. Hani siz kötü enerjiden rahatsız oluyorsunuz ya o bakımdan. Ben zaten çoktan beri „anı, ya da günü yaşa“ sözü doğrultusunda yaşayan biriyim. Eğer tabii siz bu sözü bazı dini batı manzumelerinde kullanıldığı anlamda , yani ruhunu ölüme hazırla anlamında kullanmadıysanız. Bir dahaki sefer sizi hangi hareketimle rahtsiz edeceğimi çok merak ediyorum. Yakında görüşmek üzere. Hürmetler.
03.02.2016 - 01:11
0   0

ayşe demiş ki;
Yaptığımız yorumların beğenilip tıklanmasına teşekkür ediyoruzda eleştirilmesine neden katlanamıyoruz ? yazdıklarımızın sadece beğenilmesini bekleyemeyiz böyle sayfalarda. Bin türlü insan ve bin türlü dünya görüşünün bir araya geldiği sayfalar bunlar. Bir yorumcunun diziyle ilgili bir konu hakkında yaptığı yorumu eleştirmekten daha doğal bir şey olamaz benim için. Bir yorumcunun bir düşüncesini eleştirmek, bunun kendi düşüncesine göre yanlış olduğunu yazmak bu yorumcunun düşüncelerine pranga vurmak olamaz. Ancak bu görüşe katılmadığını gösterir. Bunun aksine durmadan yorumcuların o veya bu olduğunu iddia etmek onlara hakaret etmekle eşittir. Berran-Lalem.Hülya arkadaşlar, sohbetleriniz yine çok eğlenceliydi. . Lalem arkadaş yorumun eğlendirerek öğreten programlar gibi. Son yorumundaki mumya suratlı, sırça saray, mermer köşk, örümcek ve öcü görmüş gibi deyimlerini sevdim. Hele çocuklar konusunda kadınlar ve erkeklerden beklentimiz arasındaki farka değinmen gerçekten kayda değer. Çok haklısın eğer A. Nejatın yaptığını bir kadın yapsaydı ona karşı - daha yeni, daha anneliği öğrenecek - diye hoşgörülü olmazdık. Selin arkadaşımızın yorumunu bende merakla bekliyorum. Evet lebkucenlarımız pek nefis . Biliyorsun genellikle Weihnachtszeit oluyor. Ben en öok elisen lebkuceni seviyorum onda fındık, badem oranı yüksek. Terrakotta armee çok ilginç. Çin imparatorlarından birinin açılan kabristanından çıkarılmiş asker heykellerinden 150 tanesinin kopyası. Her askerin yüzü ayrı ve gerçek gibi. Yakınına gelirse mutlaka gidin. Onu gördükten sonra aslının bulunduğu şehre gidip orada görmeye karar verdik. Şimdi bilgi toplıyacağız. Gecenin kraliçesi sayfasında görüşmek üzere.
02.02.2016 - 18:50
0   0

Carpe diem demiş ki;
LaLem hanım cevaplama nezaketiniz için teşekkür ederim. Sizin cevabınız Berran hanım\'dan daha olumlu. Laf sokuşturmayı tabi ki Ayışığı hanımdan da bırakmasını rica ederim ve bu isteğim,temennim her laf sokuşturan için geçerli. Kendimi tam ifade edemediğim için beni mazur görün. Dizi yorumlarını yorumlarken herkesin kendine göre bir tarzı var aslında. Bahsettiğimiz hanım bölümü özetlerken kendinden\'de birşeyler katıyor. Selin hanım mesleki bilgileri ile harmanlıyor,siz ise genelde satire şekilde yorumlamayı tercih ediyorsunuz. Biz yorum okumayı sevenlere değişik seçenek sunuyorsunuz. Ama yine birşeyi fark ettim Ayışığı hanım son haftalarda paramparça dizisini 1 hafta sonra yorumlamayı seçmis,siz ise böyle yapmasından bile rahatsızlık duyuyorsunuz. Kim kimdir meselesine gelince ben ispatlanması güç ve imkansız birşey için fikir bile yürütmüyorum. Güzel bir dizi sitesi,dizimi seyredip yorumlara göz atıyorum. Buda benim için yeterli. Günü yakalamanız dileğiyle..
02.02.2016 - 16:57
0   0

Berran demiş ki;
Selam herkese, LaLemcan övgülerin icin tesekkürler dto..,vede bilge sözleri begenmene sevindim. EGAL LaLemcan elestiri oklarinin hedefindeydik.I G N O R E "MEYVE VEREN AGAC TASLANIR!!!! O vatandaslara her yorumcunun yorumunu iyi okumalarini tavsiye ederim. Biz Ailecek ANNE tarafindan 300 yillik Istanbulluyuz:-))) Babamin vazifesi dolayisiyle T.C.Ziraat Bankasi (Iktisadi DEVLET KURULUSU idi)Bütün Türkiyeyi tayinlerle dolastik ve en uzun IZMIRDE bulunduk ve oradan emekli oldu Babam tekrar IST:äa döndüler..IZMIR benim gönülden bagli oldugum sehir.Zira cocuklugum genckizligim okul ve ilk meslek hayatim hep IZMIRDE gecti.Sonra YURTDISI:!!!!! AA Dizisi hak. bilgi yanlis galiba AMA epey ilerleme va rama stressli ...MK final yapiyor güzeldi halbuki.Sen GK ida izliyordun dimi??Orda korkunc seyler oldu:-() Sizlere yeni bir AKTARMA sunuyorum :-))Startvde bulusmak üzre tüm Takim olark. ACI BADEM KURABIYESI tadinda selam ve öpücükler*_* DOSTLUKLAR.... Yüz yüze dostluklar vardır; Güneşle ayçiçeğinin dostluğu, böyle bir dostluktur mesela. Ayçiçeği sabahtan akşama kadar hiç ayıramaz yüzünü güneşten... Uzak dostluklar vardır; Denizlerin ortasındaki bir adayla, dağların arasındaki bir göl, birbirlerinin uzak dostlarıdır. Dostluklarını gündüz kuşlarla, gece yıldızlarla iletirler birbirlerine... Sessiz dostluklar vardır; Dilsiz bir adamla, duymayan bir başka adamın elleri arasında sessiz bir dostluk oluşur. Her şeyden konuşur sessizce bu eller... Zorunlu dostluklar vardır; Pazar ile Pazartesinin dostluğu gibi. Pazar ağır bir gündür, Pazartesi hızlı bir gün... Ayak uyduramazlar birbirlerine. Ama dost olmak, yan yana durmak zorundadırlar... Uzun dostluklar vardır; İkindi güneşinin altında uzayan gölgeler birbirlerine kavuşurlar ve uzun boylu bir dostluk oluşur aralarında... Günün birinde ölen dostluklar vardır; Bir bahçe içindeki ahşap ev ile yanı başında duran ceviz ağacının dostluğu gibi... Bir gün kocaman elli adamlar ve kocaman gövdeli makineler o bahçeye girip de, bir süre sonra evin ve ceviz ağacının yerinde asık suratlı binalar yükseldiği zaman ölen dostluklar... Vakitsiz dostluklar vardır; Bir peçete, bir kâğıt mendil vakitsizce dostu oluverir gözlerimizin... Ya da ayrılırken verilen bir dal karanfil ellerimize o anda gelen dostluktur... Bakımsız dostluklar vardır bir de... Zaten var, zaten dostuz deyip yıllarca bir telefonun, bir kaç cümlelik mektubun bile çok görüldüğü dostluklar... HİÇ BİR DOSTLUĞUN BAKIMSIZ KALMAMASI DİLEĞİYLE
02.02.2016 - 15:21
0   0

LaLem demiş ki;
Carpe diem nickli yorumcunun adıma hitaben yapmış olduğu 01.02.2016 - 19:56 tarihli yazıya cevaptır yayınlanırsa memnun olurum. Merhaba carpe diem hanım. Bu sitede yapılan yorumlar konusunda ben sizinle aynı düşüncede değilim, yani hepsini adamakıllı buluyorum. Sadece aşırı ilkel hakaret içerikli yazan yorumcuların, ki bu çok küçük bir azınlık, okumuyorum. Ayışığı hanımın yorumları konusunda yerden göğe kadar haklısınız. Bende kendisine defalarca yorumlarının detaylı ve güzel olduğunu yazmışımdır. Ve bende kendisinin yorumlarını devamlı okurum ama diziyi seyrettikten sonra. Çünki sizinde dediğiniz gibi onun yorumları genellikle dizi özetini de içeriyor ve okuyunca insan dizide olan bitenleri öğreniyor , dolayısıyla diziyi seyretmiş kadar oluyor gibi oluyor. Ama ben maalesef diziyi seyretmeden seyretmiş gibi olmak isteyenlerden değilim. Güzel yazma konusuna gelince burada güzel yazma yarışması değil düşünce alışverişi yapılıyor , herkes kendi dili döndüğünce ve kendi üslubuyla katkıda bulunuyor; yani benim için önemli bir konu değil. Adına konuştuğunuz hanımın ve benimle, benim dostlarımla ve bilhassa can dostum selin le bir derdi olduğu kesin ve bunu bu sitede sağır sultan duyduve kör olanı bile okudu. Benimse onunla derdim, sadece onun benimle ve dostlarımla bir derdi olduğu zaman olmakta. Yani onun benimle derdi olmadan, benim onunla derdim olduğu sadece bir rivayetten ibaret. Bu konuda da yeteri kadar yazıldı, çizildi. Rahatsız olduğunuz konuya gelince: o bahsettiğiniz iki tez konusunda, ki bunlardan biri savunmasını üstlendiğiniz hanıma ait, ben ve benden başka bir kaç yorumcu nacizhane fikirlerini belirttiler. Burada kişiye sataşma diye bir şey yok efendim, savunduğunuz hanımın adını anarak bir kelime yazmış değilim. Sadece dizi yorumunda ki bir tezi konusunda mütalaa var ki, böyle sayfalara yazan yorumcuların buna açık olmaları lazım. Hele bu şahıslar kendileri aynı şeyi devamlı yapıyorlarsa. Size şimdi bu hanım efendinin bunu nerelerde nasıl yaptığını uzun uzun anlatmıyacağım. Kördüğüm yorumlarını başından beri okuyorsunuz anladığım kadarıyla onları tekrar okuyun, kolaylıkla bunu nerede nasıl yaptığını göreceksiniz. Param parçada yazılan bir cümleyi burada gündeme getirmemin bir sebebi ve konuyla bir bağlantısı vardı. O bölümü tekrar okursanız bağlantıyı kolaylıkla görürsünüz. Ben bir konuyu bağlantı kurmadan pattadak bir yere nakledersem zaten kendimi iyi hissetmem. Dalga geçmek diye de bir şey yok hanımefendicim, sadece bir yorum hakkında mütalaa ve sonrası görüş ayrılığ var. Savunduğunuz hanım çok kereler yorumlarının eleştiriye açık olduğunu yazmıştı ve şu ana kadar tezine yaptığım mütalaadan rahatsız olduğunu yazmadı zaten. Önemli bir konuya değinmişti, ondan çıkarak bizi düşündürdü. Ben yorumlarımla bunu yapabilirsem sevinirim, sonunda herkes benimle hemfikir olmasa bile. Unutmadan tekrar belirteyim, benim yorumlarımda herkesin eleştirisine açık. Ayşe hanım ve hülya hanım ın kimseye laf sokmayan yorumlarını zevkle okuduğunuzu okumak çok güzel. Demekki sizde sonunda berran dost un dediği gibi bu insanlarla benim aynı kişi olmadığımı farkettiniz. Savunduğunuz hanımla birbirimize laf sokuşturmanın sayfada kötü enerji oluşturduğunu belirtiyorsunuz. Eğer sadece bana „lütfen sizde aynısını yapın“ demeyip bu ricanızı herkese yöneltseydiniz ve hatta bu yazıyı sadece bana hitaben değil laf sokuşturarak huzuru bazan herkese yöneltseydiniz samimiyetinize ve tarafsızlığınıza inanırdım. Ama bu şekilde yapmanız çabalarınızın mahiyetini ve kulis arkasını bana gün gibi gösteriyor. Müsaadenizle bende dostlarım doğrultusunda belirttiğiniz nacizane fikriniz hakkında naçizane fikrimi belirteyim: efendim benim dostlarım yetişkin insanlar ve neyi nasıl yapacaklarını bana sormuyorlar. Beni de rahatsız eden ne biliyor musunuz, sizin beni hep herşeyden ve herkesten sorumlu tutmanız. Bence siz benim yazdıklarımı okumayın. Bunu yaparsanız kötü enerjinin farkında bile olmazsınız. Benim sizi doğru anladığım konusunda hiç kuşkunuz olmasın. Umarım sizde beni yanlış anlamazsınız. Bu konuya burada nokta koyduğumu belirtmek zorundayım. Sizde aynısını yaparsanız sevinirim: malum kötü enerji konusu….!!! Hürmetler efendim.
02.02.2016 - 14:22
0   0

Ayisigi demiş ki;
Berran demissin ki insanlar rahat özgürce istedigi sohbeti yapsinlar. Cok güzel demissin prima prima ama bende özgürce dizi hakkinda fikirlerimi yazabileyim degil mi? Neden benim dizi ve karekterler hakkinda düsüncelerime pranga vuruluyor? Lalem in yerden göge kadar hakli oldugu yer var oda sen asla ne onun ne benim dizi yorumlarimi okumuyorsun. Yoksa bu kadar anlamamazliga gelmezdin. Lalem defalarca benim paramparca da yazmis oldugum cümlemi ele aldi ve dalgasini gecti. Sen benim yorumlarimi okumus olsaydin beni kast ettigini anlardin ve nurdan murdan konuyu baska yere cekmeye calismazdin. Ne var yani ben cocuklarimiz bol bol sevgiyle öpüp koklamayla büyüsün ve basta kendini ve insanlari sevmeyi ögrensin demissem. Benim düsüncem bu,katilmazsin o ayri. Ama defalarca bunu gündeme getirirsen ARD niyetlisin derim ben. Paramparca ya da bu konuyu kac defa tasidi,oda yetmiyor bu seferde kördügüme tasiyor. Neden sadece benim yazdiklarimla ugrasiyor? Gecenlerde ISYAN ettim inadina devam ediyor. Sefa kadar AGIR bir sekilde Dilarayi elestiren tanimadim ben bu sitede,neden dilaraya TEK bir elestirmemi hazmedemeyenler Sefa nin yazdiklarindan rahatsiz olmuyorlar? Sefa nin düsünce özgürlügüne kimse kisitlama getirmiyor ki dogrusuda BU zaten. Ama ayni düsünce özgürlügünü benimde isteme hakkim var. Lalem gercekten nedir senin benden istedigin? Sadece senin ve diger yarinin yorumlarinin begenilmesini istedigini anladik ama benim dizi yorumu yazmamdan bu kadar rahatsiz olmani anlayamiyorum. Korkma bu sitede sanada banada yetecek kadar yer var. Sana tavsiyem Ayisigi nikiyle yazan yorumlari okuma cok daha huzurlu olacaksin inan bana...Ha bu arada Berran kim kimdir konusunda düsüncem sabit,sadece feyza beyza takilanin senin eskiden tertipin oldugundan yüzde yüz eminim,o hicbir zaman gitmedi,hep aramizdaydi ve sen bunu cok iyi biliyorsun esasinda....
02.02.2016 - 08:31
0   0

LaLem demiş ki;
Selam berran dost, herşeyden önceseçtiğin „haftanın sözleri“ yine ortalığı yakıyor, senin yorumların ve sohbetinde senin tabirinle „prima!“ . ben kimseyi fazla övemiyorum malum başka yöne çekiyorlar. AA konusunda ben bizim komşunun dizikolik oğlu şevki nin yalancısıyım, bir yerlerde okumuş galiba. Yanliş anlamışta olabilirim. Marzipan konusuna gelince değil lübeck te ayda yapsalar bile sevmiyorum ama işin tuhafı bademide o dediğin kurabiyeyi de severim. Bu arada kafam karıştı, siz ailece izmirde yaşamıyormuydunuz? Yazım hatası diyeceğim ama izmir de galata kulesi de yok beykoz da! Vallahi karnevalı ben gençliğimde seviyordum. Çünki çılgın kıyafetler giyme imkanım oluyordu. Tabii çok gençliğimizde. Sonra çocuklar için katılmaya başladık ama bizim karneval sizinkiyle boy ölçüşemez. Çocuk konusunda hemfikir olmak kolay bence. Selin in yorumunu daha çok bekleriz gibime geliyor. Baksana hülya arkadaş yüzünden geri dönmesi gecikti;))) Onlar bizim ayrı kişiler olduğumuzu biliyorlar ama işlerine öyle geliyor. Yani ne diyeceklerini bilemeyince öyle vurmaya çalışıyorlar. Diğer konuya gelince: evet o konuyu nurdan arkadaş gündeme getirmişti. Bu konuda düşüncesi (aktarma) : „Dilara cansuyla ilk böyle yatmiyor. Cansu ne dedi anne seninle böyle yatmayi özledim dedi. Bu demektir ki bu ilk degil. Hem ne bu cocuklarla koyun koyuna yatmak. Evli kadinlar ne zamandan beri kocalarini yalniz birakip cocuklariyla koyun koyuna yatiyorlar. Bu ne sacmalik. Dilarayi kötülemek icin ne diyecegini bilmiyor bazilari. Gülseren yatmis olabilir onun kocasi yoktu. Bu bile yanlis.“ şeklindeydi. Sevda arkadaş ve bende başka bir yönden eleştirdik. Neyse bu günlük bu kadar olsun . Gute nacht.
02.02.2016 - 04:06
0   0

Daha Fazla Yorum
Yorum Yap

Dizinin Diğer Bölümleri
Yerli Diziler
Eski Diziler
Yabancı Diziler