logo

İntikam 20. Bölüm izle

Özet: Arsoylar’ın evine kamera yerleştiren Yağmur, Emre’nin, babası ile konuştuklarını ve ailesi hakkındaki gerçekleri öğrendiğini bilmektedir. Bir umut Emre’nin ona gerçekleri itiraf etmesini bekler. Ancak Emre bambaşka birine dönüşmektedir. Hem Haldun’a hem de Yağmur’a beklenmedik bir mektup gelir. Haldun aldığı mektupla büyük panik yaşarken, Yağmur, babasını aklamak için büyük bir fırsat yakalar. Şahika, Yolcu Bar’a gelir ve Rüzgar’ı sorguya çeker. Adil Çelik’in mezarına çiçeği bırakanın Yağmur olduğunu düşünmektedir. Cemre ise Kaan ile birlikte Yolcu Bar’a gider. Emre’yi Yağmur’a karşı kışkırtan Şahika, ondan gizlice Yağmur’un evinin anahtarını alır. Yedek anahtarla Yağmur’un evine giren Şahika, onun Derin olduğunu ispatlayacak ipuçları arar. Babasını aklamak için uğraşan Yağmur evine girildiğini anlar ama, Şahika bulduklarını çoktan Emre’ye yetiştirmiştir. İkili fena tartışırlar. Ağabey, Haldun’u Şahika konusunda uyarır. Davayı yeniden açtıranın o olduğunu söyler. Tam boşanacakları gün ise Leyla, ikiliyi ziyarete gelir. Yıllar önce çok şey bildiği için Haldun tarafından susturulan Adil Çelik’in en yakın arkadaşı Ahmet’in aslında ölmediği ortaya çıkar. Yağmur’un, babasını aklayacak delillere ulaşmasına çok az kalmıştır. Ancak o delilerin peşinde sadece o yoktur. Ağabey ondan birkaç adım daha ileridedir.
songül demiş ki;
Arkadaslar, Agabey denen adamiin Yagmurù öldürmemesi icin aslinda bir sebebi var, bekleyin göreceksiniz. Sahika Yagmurun evine nasil girdi diyen arkadaslar var, Emreden anahtari caldi, sonra da Emreye hatta söyledi. Kac sahne kaciriyorsunuz. Neyse orjinaldeki Yagmur bu role daha iyi uyuyor. Aslinda Beren de iyi oynuyor ama sadece bebeksi yüzü oldugu icin biraz zorlama duygusuna kapiliyor insan.
27.05.2013 - 08:25
0   0

roza demiş ki;
Merhaba SELIN. Merhamet dizisi sanirsam telif haklarindan dolayi bu siteden kaldirildi. Bende intikamda yazmamayi düsünüyorum. Cünkü bu diziye yorum yapanlarin sayisi on parmagi bile gecemiyor. Sezzy ye gelince onun devamli yazdigi diziler var. Karadayi ve kuzey güney gibi. Cok begenmedigi dizilere yazmiyor sanirsam:)). Merhamette o cerrah hanimla senin tatli atismalarinizi okuyordum,oda gitti. Iyi,güzel günler dileklerimle
26.05.2013 - 23:47
0   0

SELİN demiş ki;
Herkese selam. İki hafta siteye giremedim herşey değişmiş. SEZZY’cimde ortalarda yok. SEZZY’cim 17. Bölümden beri siteye girmemişsin inşallah sağlık sorunun yoktur, girmeme sebebin sadece zaman kıtlığıyla ilgilidir. Vaktin olursa bir ses ver ve bu siteyede birşeyler yaz, bak iyice azalmış yorumcular. Öptüm canım. Bu arada ben Merhamet dizisini bulamıyorum, bu durum benim beceriksizliğimle mi ilgili yoksa başka bir durum mu var? biri beni bilgilendirirse sevinirim. Dizimizin yorumuna başlamadan önce BERRAN’cım senin davetine icabet edip seninle, bütün İzmir’illerin gayri resmi bir şekilde, senin gibi “Fuar” diye isimlendirdikleri resmi adı “Kültürpark” olan, Kadifekale’den bakıldığında İzmir’de tek yeşil görünen yer olan, İzmir’liler tarafından ölçü birimi olarak bile kullanılan (bildiğin gibi geniş bir araziden bahsederken fuarın x katı büyüklüğünde denir) o yere gitmek istiyorum. Bütün İzmir’de büyüyenler gibi benim hayatımda da, İzmir’in Türk ordusu tarafından alınmasından önce Rumlar tarafından yakılan mahalle üzerinde, İzmir iktisat Kongresinden sonra uluslararası ticarete, tanıtıma uygun bir platform oluşturması için kurulmuş, planında ünlü İzmir imbatının içeri girmesine olanak sağlamak için ülkelere ait pavyonların yerleri bile kavisli bir şekilde konumlandırılmış bu alanın çok önemli bir yeri var. Çocukluğumda Fuar zamanı için annem bana ve kardeşlerime bayram geliyormuş gibi yeni ve nedense beyaz elbiseler dikerdi. Fuarın açılacağı günü (o zamanlar fuar 20 Ağustos 20 Eylül arası kurulurdu) ve onunla birlikte açılan Lunapark’a gideceğimiz günü sabırsızlıkla beklerdim. Beni başka ülkelerle ve başka kültürlerle ilk defa karşılaştıran Fuara gitmek için babam ne kadar çok işi olursa olsun mutlaka iki gününü bize ayırır ve bizimle fuara gelirdi. Pavyonları gezdikten sonra Biz 6 kardeş Lunapark’ta eğlenirken babamla annem oradaki çaybahçesinde oturur hem bizi gözler hemde kömür ateşiyle ısıtılan semaverden çay içerlerdi. Annem oranın çayını babam sa hem çayını hemde nargilesini çok severdi. Tabii her seferinde hayvanat bahçesinide gezmeden dönmezdik. Her hayvanat bahçesini gezdiğimizde annem bıkıp usanmadan hayvanat bahçelerinin hayvanlar için bir işkence alanı olduğunu anlatırdı. Sonradan burada bu konuda sempozyumlar düzenlenmeye başladı bana annemi hatırlatan. IKL deyken okul koşularımız için 1850 metrelik koşu pistine çok gidip koşmuşuzdur, ki o zamanlar burası gece gündüz koşulabilecek düzenlenmiş tek koşu pistiydi İzmir’de hatırladığım kadarıyla. Yine okulla Arkeoloji müzesine yaptığımız gezileri benim gibi tarih dersini çok seven biri için unutmak mümkün değil. Açık hava tiyatrosunda tiyatro seyretmek bir başka zevkti, ki İzmir’de oturduğum sürece hiçbir oyunu kaçırmadım. Tabii gazinolarını unutmamak gerek. Zeki Müren’den tut Ahmet Kaya’ya kadar hemen her ünlü müzisyeni ilk orada seyrettim desem yeridir. Ahmet Kaya’yı son Ekici Över gazinosunda gündüz matinesinde seyrettim. O sahnedeyken gazinoyu polisler bastı Ahmet Kaya’yı tutuklamak için ama o gün sahneye çıkan sanatçıların çoğu (aralarında Şener Şen’de vardı) ve seyirciler yedikleri coplara, dayaklara rağmen polislerin önüne set olup onun kaçmasını sağladılar, dayak yiyenler arasında oğlan kardeşim ve nişanlımda vardı. Benim Fuar’la ilgili anılarım anlatmakla bitmez; bu seferlik burada keseyim ve senin davetine uyarak deniz bisikletine binip (pedalları ben çeviririm senin dizlerin ağrırsa) Göl gazinosundan Ada’ya gidelim. Ama dediğin gibi sosisli, domatesli sandöviçimizi Akasyalar Çaybahçesinde yer ve çayımızı da orada içeriz. Burada son olarak rahmetli Berkant’ı seyretmiştim büyük bir grup genç kızla. Bunlar gönüllü olarak sendikanın yardım faaliyetlerine katılan ve ödül olararak babam tarafından gazinoya davet edilen kızlardı. Çok eğlenmiştik. Ertesi günde o zamanki nişanlımın ailesiyle Göl gazinosuna gittik ve orada bir gün önce Akasyalar Çaybahçesinde olduğumuzu anlatınca müstakbel kaynanam beni Akasyalar çay bahçesine gittiğim için kınadı ve oğluna da bana uyduğu için kızdı. Çünki oraya gidenler ayak takımıymış. Bunu duyunca ben orayı terkettim, nişanlımda arkamdan. İşte sendika başkanı bir babanın kızı olup zengin bir ailenin oğluyla nişanlı olmanın sonuçları. “Ayak takımının” gittiği Akasyalar’da çayımızı içtikten sonra seninle aşıklar yolu denen yere gidip oradaki bir bankta otururuz ve bu defa sen bana Fuar’la ilgili anılarını anlatırsın olmaz mı BERRAN’cım? Gelelim dizimizin yorumuna: evet haklısın Yağmur’un evi “Dingonun Ahırı” (sevsinler senin benzetmelerini), Haldun’un İgor tarafından Sibirya’ya kaçırtma fikrinde eşsiz ve nihayet Hakan konusundada hemfikiriz. Beni bu bölümde en çok duygulandıran sahneler Yağmur’un eski oturduğu eve ilk geldiği gün babasıyla ilgili anılarının gösterildiği sahnelerdi. Sezen Aksu’nun o en çok sevdiğim parçalarından biri olan parçası eşliğindeki bu sahne beni de Güzelyalı’daki eski evimize ve babamla olan anılarıma götürdü. Güzelyalıdaki evlerin körfez doldurulmadan önceki halini hatırlarsın belki. Tam Yağmur’ların evi gibi deniz kenarındaydı evimiz ve aynı bu sahnelerde göründüğü gibi deniz kenarında bir masa dururdu hep. Babam da bahçeyi sularken beni hortumla ıslatırdı ve bende onu bahçede çalışırken hayran hayran seyreder ona annemin yaptığı ayranı getirirdim. BERRAN’cım en iyisi ben sana Fuar dolusu sevgilerimi kocaman bir öpücük eşliğinde gönderip şimdilik sana veda edeyim, yoksa İzmir anılarımdan sıyrılıp diziye yorum yapamıyacağım yanımda sen olduğun sürece. Selam ROZA Şahika’nın yüzüğü Yağmur’a vermesi konusundaki yorumuna katılıyorum. Anladığım kadarıyla “Ağabey” adamın ismi değil lakabı. Bu adam herhalde o Haldun’u da piyon olarak kullanan gizli güçlerin adamı. Benim anlamadığım konu neden bu adam sadece Ahmet’i öldürdü ve Yağmur’u sağ bıraktı ve dahası neden Haldun’a Ahmet tek başınaydı dedi ve Yağmur’un Derin olduğunu, Aksoyların ondan sakınmaları gerektiğini söylemedi. Gördüğümüz kadarıyla Yağmur’u Ahmet’le deniz kenarında buluşurken de gördü ve Yağmur’un Derin olduğunu ve Emre’yle nişanlı olduğunu bilmemesi mümkün değil. Bu bir mantık hatası mı, yoksa Ağabey’in başka bir planı mı var? Bende bu dizide senin gibi Derin ve Hakan’ı seviyorum ama Barış’la Cemre’yi de sempatik buluyorum. Sevgili SANAM bence Yağmur kamera kayıtlarıyla hiçbir şey ispat edemez, çünki savcının özel izni olmadan gizlice yapılan kamera kayıtları mahkemede delil olarak kullanılamaz ve bunu yapmak ağır suç sayılır. Yağmur’un herkesin evine kamera yerleştirip kendi evine yerleştirmemesini ve Ağabey’in birdenbire Ahmet’in izini bulmuş olmasını ve daha bir çok şeyi bende senin gibi saçma buluyorum. Mesela Ahmet, Adil’in suçsuzluğunu ispat edecek dosyaları şifreleyip PC de sakladığını söylüyor, Yağmur şifreyi söyle ben alayım deyince yok sizin şifreyi kırmanız uzun sürer diyor ve PC nin başına geldiklerinde şifreyi kırdım diyor. Bilinen bir şifreyle herkes girip dosyayı alabileceği gibi, bilinen bir şifrenin kırılmasına da gerek yoktur bilindiği gibi. Benim gibi bu konuda cahil biri bile bunu biliyor. Saçmalığın daniskası da Yağmur’un Ahmet’i orada yalnız bırakıp koridorlarda koşuşması ve silahıyla kapalı kapıları kırmasıydı, beş on dakika sürecek aktarma işlemi sırasında Ahmet’in yanında kalıp onu kollamak varken. Bencede Ahmet’e yazık oldu ama Ahmet’in ölmesine Yağmur sebep oldu demek galiba Yağmur’a biraz haksızlık olur. Çünki Ahmet kendiliğinden, vicdan azabından kurtulmak için Haldun’a o notu göndererek dikkatleri üzerine çekmişti. Hakan’ında bu konuda kendini suçlayan Yağmur’a dediği gibi “o ne yaptığını ve içinde bulunduğu tehlikeyi bile bile bu işe kalkışmıştı”. Zaten Yağmur olmasaydı çoktan ölmüştü Haldun onu ilk vurdurttuğunda. Hakan ve Derin herhalde herkesin sevdiği karakterler bu dizide, benim de öyle. Bu bölümde beni en çok şaşırtan Emre oldu. Babasının Adil’i öldürttüğünü öğrendiğinde kılı bile kıpırdamıyor; annesinin Yağmur’un evine girdiğini öğrendiğinde bile daha fazla tepki gösteriyor. Babasının katil olduğuna tepki göstermediği gibi, babasının pis işleri için yaptığı tek yorum ‘ah baba sen nasıl böyle işlere bulaştın!” oluyor. Yani tam hayal kırıcı bir durum. Onun dışa karşı ailesini korumak istemesini kısmen anlasamda ailesine karşı tepkisiz kalıp onlara bu yaptıkları haksızlıkları telafi etmek için, ailesini tehlikeye sokmadan, elinden gelen herşeyi yapmaya çalışacağını, onlardanda bu konuda yardım beklediğini söylememesine çok şaşırdım. Şaşırdığım diğer bir şeyde Emre’yi canlandıran oyuncunun rolünü sanki bu rolden sıkılmış gibi yapıyor olması ve hiçbir durumda inandırıcı olamaması. İyi bir oyuncu olduğunu bilmesem rol kabiliyeti yok diyeceğim. Yavaş yavaş Aksoy ailesinin arkasındaki gizli güçler ortaya çıkmaya ve Yağmur’un hayatı da tehlikeye girmeye başladı. Haydi hayırlısı. Herkese sevgiler ve bu siteyi ayakta tutmaya çalışanlara teşekkürler...
26.05.2013 - 20:25
0   0

Berran demiş ki;
Sanam haklisin. Yagmurun evi güya gizli yaptiklari evlere senlik.Zaten basindan beri sakladigi CANTA bile komikti.Bu kez resimler, gazete küpürleri veeee laaptopu devamli ortada ve DINGONUN AHIRI sanki herkes daliyor iceri ama herkes!!!!! Bu intikam biraz fazla uzadi.Zira sucsuz insanlarda ya ölüyor yada zarar veriyor onlara.Yilanin basi HALDUN neden direkt onu kiralik katille öldürtmüyorki?? Veya IGOR sahte DERIN'i kacirdigi gibi Haldunuda mesela SIBIRYA'ya kacirabilir:)) EKSI 50 derecede soguktan ölmüs olabilir:))) Benimde favorim sadece HAKAN!!! IYI PAZARLAR..
25.05.2013 - 07:23
0   0

sanam demiş ki;
Yagmur'da sikti artik hala kanit pesinde.Ahmetin olmesine sebep oldu. her yerde kamera koymus yani bundan daha detayli kanit ne ola bilir??? leyla ve haldunun konustuklari,emre ve haldun, haldun ve AB'nin telefonda konusmalari, sahika ve haldunun butun konustuklari, her seyden her kesten bahs etmisler.yuz tane kayitli fillmler var elinde gitsin versin herkesin yakasi kurtulsun.simdi'de AB cikti basina. Yagmurun evi hertarafi acik gece gunduz,bilgisayarini'da tam kapinin yaninda koymus donmus bilgisayarla urasiyor,her kimse kapiya gelse her seyi gorur. gazetelerde yazilan haberleri neden sakliyor ne gerek var.hem sahika yagmurun yaptiklarini bu kadar merak ediyorsa bir kamera yerlestire bilir yagmurun evine.baska sacmalik yagmurun kendi evinde kamera yok kim girip cikiyor.her kes elini sallayarak onun evine gire biliyor.bilgisayar gazete her sey orda, AB sabah halduna Ahmet nerde bilmiyorum diyor aksam Ahmet ve Yagmurun bulustuklari yere gidiyor.Ahmetin izini nasil bulduysa artik. bazi seyler cok sacma.Baris,Cemre,Ruzgarin konusma tarzleri cok kotu.bu dizide sadece hakan ve Derini seviyorum. Sahika oglu icin katil'de olacak.
24.05.2013 - 11:27
0   0

roza demiş ki;
Adil celikte masallah EVLI bir kadina evlilik teklifi etmis. Sahikaya Adil o yüzük ile evlenme teklif etti ama onlar evlenip mutlu olamadilar. O yüzük sahika icin ugursuzluk sembolü. Yagmur ile Emreninde kendisi ve Adil gibi bir sonlari olmayacagini düsünüyor. Sonu olmayacak baska bir iliski icin o yüzügü verdi hemde yüzügünYagmura da kendisine getirdigi ugursuzlugu getirmesini istemisti. Ya yagmur birak su intikami uzatmaya. Kabak tadi vermesin. Haldunun babani öldürttügünü itiraf ettigi görüntüyü mahkemeye sun,olsun bitsin:)) Merak ettigim bu dizinin orjinalinde de emre ve yagmur karekteri ayri ayri evlerde mi kaliyor? Gerci emre yagmuru SIK SIK ziyarete geliyor. Yagmurda nasil olurda babasi ile ilgili gazetelerden kestigi bilgileri öyle ortalarda birakiyor? AGABEY adamin ismimi böyle? Cani ruhlu adam. Yagmur asil agabeyden intikamini alsin. Babasinin katili o. Bakalim o caniyle basa cikabilecek mi? Ahmet beye yazik oldu. Yagmurun intikami yüzünden gitti gümbürtüye. Ben bu dizide hic bir karekteri sevemedim gitti,pardon hakan disinda. Birde sahte derin vardi ama oda kayboldu gitti. Bu bölümde anlamadigim noktalar. Arsoylarin muhasebe müdürü öldürülüyor. Onu öldüren kisi eski bir polis. Insan ulu orta cesedi birakir mi? Sahika hic bir zaman elini kirletmez. Hep birilerini kullanir. Nasil olduda yagmurun evine girdi? Bize tanitilan sahika bu degildi!
24.05.2013 - 01:22
0   0

sadie demiş ki;
bu dizi berenin karierinin sonu. yanlis secim. beren intikama hic uymamis.
23.05.2013 - 23:38
0   0

Yorum Yap

Dizinin Diğer Bölümleri
Yerli Diziler
Eski Diziler
Yabancı Diziler